(Betimsel deneyim mi, deneyimin betimlenmesi mi?)
Doç. Dr. Süleyman GÖKSOY Eğitim Bilimleri Bölümü, suleymangoksoy@duzce.edu.tr
Fenomenoloji, Yunaca görünümler anlamına gelen fenomen kelimesinde türemiş olan fenomenoloji, kendi deneyimlerimizi, nesnelerin ve olayların bize nasıl göründüklerinin incelenmesidir. Bilgi, güzellik, doğru ve yanlış, tinsel ve maddi olan her şey deneyimsel olarak anlaşılır. Nesneler ve bizim aramızdaki ilişkiyi yorumlayarak ne olduğunu ve ne olacağını kastederiz. Bizi belirsiz soyutlamalar ve bilimsel duruşlardan kurtarmak ve kendimiz ile dünyamıza dair ön yargılardan arınmış bir anlayışı kavramamıza yardımcı olmak adına fenomenoloji bize yeni bir başlangıç imkanı tanır. Bizler araştırmacılar olarak öncelikle fenomenlerle (olgularla) işe başlarız ve bir fenomeni araştırmak demek, nesnelerin ve olayların belirlenmesinin nasıl da içinde göründükleri bağlamla ilgili olduğunu kavramaktır. Fenomenoloji, görünürlerdeki bir tür ilişkilerin ve bu tür ilişkilerin koşullarının incelenmesidir. (Holt ve Sanderg, 2013). Dolayısyla fenomonoglar genellikle belgeler üzerinde çalıştıkları materyali özetlemek için dikkatli ve çoğu zaman şüpheci davranırlar (Miles ve Huberman, 2016). Cevizci'ye (2017) göre, fenomenoloji, gerçekten var olanın veya bizim var olduğundan emin olabileceğimiz şeyin "fenomen" olduğunu söyler.
Sosyal yapılandırmacı paradigmaya göre, fenomenler sadece araştırıldığı bağlam (sosyal, kültürel, fiziksel, teknolojik vs. çevre) içerisinde anlaşılabilir. Bir bağlamdan elde edilen bulgular birinden bir diğerine genellenemez; ne problemler ne de çözümler bir ortamdan başka bir ortama genellenemez (Patton 2014). Fenomenolojiye göre geçmiş yaşantılara bakılarak yaşam anlaşılabilir. O nedenle deneyimler üzerine odaklanılmalıdır. Deneyimin özüne ulaşmak için de tüm yaşantının net bir forma indirgenmesi gerekmektedir. Böylece zihinsel yapılara ulaşılabilinir. Çoklu anlamlar, çeşitlilik, nesnelliğe karşı olma, tek gerçeğin olmaması şekildeki farklı paradigmalar fenomenolojinin temelini oluşturmaktadır.
Fraenkel, Wallen, Hyun,'a (2012) göre, fenomenolojik bir çalışmayı üstlenen bir araştırmacı, özel bir fenomen (örneğin bir şehir içi lisede öğretmenlerin deneyimi) hakkındaki çeşitli tepkiler veya algıları araştırır. Araştırmacı, katılımcılarının dünyasına bir bakış açısı kazandırmayı ve onların algılarını ve tepkilerini (örneğin bir şehir içi lisede öğretmenin nasıl bir şey olduğunu) açıklamayı umuyor. Veriler genellikle derinlemesine görüşme yoluyla toplanır. Araştırmacı, daha sonra, her bireyin algılarını ve deneyimlerini bazı ayrıntılardaki tepkilerini tanımaya ve tanımlamaya çalışır. Fenomenologlar genellikle insanların benzer deneyimleri nasıl algıladıkları ve yorumladıkları konusunda bazı ortaklıklar olduğunu varsayarlar; Bu ortaklıkları tanımlamaya, anlamaya ve tarif etmeye çalışırlar. Araştırmacıların tanımak ve tanımlamak istedikleri bir fenomenin temel yapısıdır. Bunu, farklı insanlar tarafından deneyimlenen fenomenin çoklu algılarını inceleyerek ve daha sonra bu algı ve tepkiler için ortak olanı belirlemeye çalışarak yaparlar. Bir deneyimin özünü arayan bu, fenomenolojik araştırmanın köşe taşıdır - belirleyici özelliğidir. Araştırmacı daha sonra bu ifadeleri temalara, katılımcıların ortak deneyimlerini paylaşan yönlerine ayırır. Araştırmacı daha sonra çalışmanın katılımcılarının en (ideal olarak, hepsi) tarafından tanımlanan deneyimin temel özelliklerini tanımlamaya çalışır. Sonuç olarak, fenomenolojik çalışmalar yürüten araştırmacılar, fenomeni derinlemesine inceleyen bir çok kişiyle görüşme yaparak tek bir fenomenin "temel yapısını" araştırırlar. Araştırmacı, her bir katılımcının fenomeni tanımlamasından alakalı ifadeler olarak gördüğü şeyi çıkarır ve sonra bu ifadeleri temalara ayırır. Daha sonra bu temaları fenomenin anlatısal bir tanımına entegre eder.
Yararlanılan Kaynaklar
Cevizci, A. (2017). Felsefeye giriş. Ankara: Nobel Yayınları (5. Baskı). Fraenkel, J.R., Wallen, N. E., Hyun, H. H. (2012). How to design and evaluate research in education. Published by McGraw-Hill, a business unit of The McGraw-Hill Companies, Inc., 1221 Avenue of the Americas, New York, NY Holt, R. ve Sanderg, J. (2013). Fenomenoloji ve Örgüt Teorisi. Felsefe ve Örgüt Teorisi (Edt. Haridimos Tsoukas ve Robert Chia, Çeviri Ed. İbrahim Anıl). Ankara: Nobel Yayınları. (1. Baskı). 215-251.
Miles, M. B. ve Huberman, A. M. (2016). Nitel veri analizi. (Çeviri Ed. Sadegül Akbaba Altun ve Ali Ersoy). Ankara: Ankara Pegem A Akademi. (2. Baskı).
Patton M., Q. (2014). Nitel araştırma ve değerlendirme yöntemleri. (Çeviri editörleri. Mesut Bütün, Selçuk Beşir DEMİR). Ankara, Pegem A Akademi. 69.