TÜRK EĞİTİM SİTEMİNDE KALİTE VE KRİTER SORUNU VAR MIDIR?

Kalite hem nitel hem de nicel bileşenlerden (Şimşek 2001), süreç ve sonuç fonksiyonlarından (Chaffe; Lawrence, 1992) oluşmaktadır. Bir anlamda insana değer verme, sürekli değişme ve yenilenme olarak tanımlanır (Bakioğlu, Baltacı, 2010). Kalite "standarda uygunluk" ile özdeşleşmektedir (Kavrakoğlu, 1998). Kalite, hatasız üretimi sağlayacak bir araç, (Ensari, 2003) verimliliktir, esnekliktir, etkili olmaktır, programa uymaktır, süreçtir, yatırımdır (Juran, 1981). Dolayısıyla kalite; mükemmellik, değer, standartlara uygunluk, müşteri beklentilerini karşılamak ve aşmaktır (Adam 1997).

Kalite, eğitim hedeflerini başarma derecesi hakkında değerlendirme yapmak, çalışmaların başarıyı temin ettiği ve aynı zamanda bazı normlara, kriterlere ve hedeflere göre faaliyet ve mezunların istenen özelliklerde olduğu konusunda bir değerlendirmedir (Harman ve Meek, 2000; Bakioğlu, Baltacı, 2010) Dolayısıyla eğitimde kalite, hedefleri gerçekleştirme derecesi, başarının değerlendirilmesi ve bu başarının hakkedildiğinin belirlenmesi anlamına gelmektedir. Aynı zamanda faaliyetler ve çıktıların bazı normlar, kriterler veya hedeflere göre istenen özellikte olduğu konusunda bir değerlendirmedir (Bakioğlu, Baltacı, 2010). Eğitimde kalite arayışları önemli görülmektedir (Cafoğlu, 1996). Eğitimin kalitesi, eğitimin amaç ve işlevlerini gerçekleştirmek veya başarma biçimi ve derecesi olarak kabul edilmektedir (Uysal, 1998; Karslı, 1997).
Eğitim kurumlarının etkinliklerinin ne ölçüde ya da ne kadar iyi gerçekleştirdiğinin saptanması (Aydın,1991) neyi, nasıl ve hangi ölçüde başardığını araştırılması gerekmektedir (Tosun, 1990). Eğitim sürecinin gereği gibi yapılıp yapılmadığı, amaca ulaşılıp, ulaşılmadığı, hangi ölçüde ulaşıldığı, hangi ölçüde ulaşılmadığı gibi önemli konuları belirlemek durumundadır (Toprakçı, 2001). Ancak tüm bunlar için öncelikle değerlendirme standartlarının belirlenmesi, tespit edilmesi gerekmektedir.
Günümüzde mal ve hizmetlerde kaliteyi güvence altına almaya yönelik uygunluk değerlendirmeleri, standardizasyon, belgelendirme olarak adlandırılmaktadır (Aktan ve Gencel, 2007). Eğitimde standart kelimesi ile kastedilen, eğitim kurumlarının çeşitli açılardan belirli bir hedefi yakalamış olmaları, çıtanın altına düşmemeleridir. (NEASC,2009'den aktr. Bakioğlu ve Baltacı, 2010). Nitekim Bir organizasyonun amaçlarını ne ölçüde gerçekleştirip gerçekleştiremediğini tespit etmek için "performans değerlendirme ve ölçme" adı verilen çalışmaların yapılması gerekir (Palmer, 1993). Performans değerlendirme ve ölçme konusunda yapılacak olan ilk işlerden birisi organizasyonun hangi kriterler ve boyutlar açısından değerlendirileceği meselesidir.
Öğretme- öğrenme sürecinde ve öğretmenin kalitesinden bahsedebilmek için öncelikle eğitimde kalitenin tanımlanması gerekmektedir. Öğretme öğrenme sürecinde kalite, hedefleri gerçekleştirme derecesi, başarının değerlendirilmesi ve bu başarının hak edildiğinin belirlenmesi anlamına gelmektedir. Aynı zamanda faaliyetler ve çıktıların bazı normlar, ölçütler veya hedeflere göre istenen özellikte olduğu konusunda bir değerlendirme (Bakioğlu ve Baltacı, 2010) yapmaktır.
Eğitim kurumunun kaliteyi sağlayıp sağlamadığının anlaşılması (Cavanaugh, 2002), öğrencilerin öğretimi tamamlama oranı, öğrenci performansı ve öğrenme tecrübelerinin değerlendirilmesi gibi nicel bileşenlerin yanında öğretim yöntemleri, öğrenme olayları, materyaller, öğrenme süreci, etkinlikler, içerik ve öğrencilere önerilen seçenekler gibi nitel bileşenlerin nasıl etkili ve verimli uygulanabileceğine yol gösteren bir göstergeler bütününün olması gerekmektedir.
Türk eğitim sisteminde özellikle öğrencilerin, eğitimcilerin ve eğitim kurumlarının kalitesi, kalitenin ölçülmesi ve geliştirilmesi sürekli gündeme gelmekte ve önemli bir sorun olarak görülmektedir. Nitekim Türkiye'de eğitim sistemindeki yapılanma, iyileştirme, değişim ve dönüşüm çabalarının odağında konu hep kalitedir. Ancak küresel dünyada; uluslar arası örgütler, kurum ve kuruluşlar (Birleşmiş Milletler (BM) ve bağlı olan UNESCO, Avrupa Birliği (AB), Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü (OECD) ve onun bünyesinde faaliyet yürüten Uluslararası Öğrenci Başarısını Belirleme Programı (PISA), Uluslararası Para Fonu (IMF), Uluslararası Eğitim Başarılarını Değerlendirme Kuruluşu (IEA), Uluslararası Eğitim Başarımı Değerlendirme Merkezi (TIMSS), gibi) ile özellikle çok uluslu şirketler bir ülkenin sadece kendi kalite ölçütlerini belirlemesi ve o kalite ölçütleri dikkate alarak kendi kalite belirleme kurum ve kuruluşlarını kullanması ve onların verilerine göre davranmasını pek de geçerli saymamaktadırlar.
Küreselleşen dünyada belki de yapılmak istenen küresel sermaye ve serbest piyasanın dünyaya hakimiyetini kolaylaştırmak, Eğitim kurumları aracılığı ile küresel sermayeye sahip çok uluslu şirketlerde çalışabilecek ve yine küresel sermayeye sahip çok uluslu şirketlerin ürettikleri ürünleri tüketebilecek niteliklere/özelliklere sahip bireyleri yetiştirilmek. Belli ulusların (özelikle batılı devletlerin) yaşam biçimi ve kültürünü tüm dünyaya yaygınlaştırarak, benimsetmek ve batı modeli tek tip bir insan (küresel vatandaş) yetiştirmek ve uzun vadede ulus devletin varlığını sonlandırmaktır.
Genel olarak eğitimden, özelde ise öğretme öğrenme sürecinden ve bu sürecin temel değişkenleri olan öğrenci ve öğretmenin kalitesinden bahsedebilmemiz, bu konularda bir yargıda bulunabilmemiz için mutlaka belli geçerli kriterlerin/standartların olması gerekmektedir. Çünkü kalite ve kalite düzeyleri için öncelikle standartların belirlenmesi gerekmektedir. İşte tam bu aşamada sorulması gereken soru Türkiye Cumhuriyeti de Türk vatandaşlarının edineceği özellikleri, onlarda olmasını, görmesini istediği nitelikleri belirleyen kalite göstergeleri var mı, var ise nelerdir?.
Eğitimde amaç, eğitim süreci aracılığıyla o ülkenin vatandaşlarına kazandırılmaya çalışılan ve bireylerde bulunması istenilen bilgi, beceri tutum, alışkanlık ve değerlerdir. Türkiye Cumhuriyeti de Türk vatandaşlarının edineceği özellikleri, onlarda olmasını, görmesini istediği nitelikleri ilgili mevzuatlarında (MEB, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu) genel amaç ve temel ilkeler adı altında dile getirmiştir. Türk milli eğitimin genel amaç ve temel ilkeleri Türkiye'nin hem eğitim vizyonunun hem temel milli değerlerinin hem de eğitim felsefesinin varlığını göstermektedir.
Eğitim kademeleri ve sürecinde eğitim yöneticileri, eğitimciler, öğrenciler, öğrenci velileri ve toplumun diğer tüm kesimleri eğitim sisteminin, okulların, eğitimcilerin eğitilenlerin kalitesini değerlendirdikleri zaman, temel değerlendirme kıstasları, norm ve kriterleri, eğitimin genel amaç ve temel ilkeleri olmalıdır. Nitekim genel amaç ve temel ilkeler Türkiye'nin uzak amacı olan çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkma idealine hizmet etmektedir. Dolayısıyla Türk milli eğitimin genel amaç ve temel ilkeleri Türkiye Cumhuriyeti devletinin eğitim felsefesini, ideallerini, yetiştireceği bireylerin prototipini de yansıtmaktadır.
a) Türk milli eğitimin genel amaçları şu şekilde ifadesini bulmuştur: Türk Milletinin bütün fertlerini:
Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;
Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek;
İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;
Böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır.
b) Türk milli eğitimin temel ilkeleri ise on dört başlık altında toplanmıştır ve şu şekilde belirtilmiştir:
Genellik ve eşitlik; Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet, engellilik ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açıktır. Eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
Ferdin ve toplumun ihtiyaçları: Milli eğitim hizmeti, Türk vatandaşlarının istek ve kabiliyetleri ile Türk toplumunun ihtiyaçlarına göre düzenlenir.
Yöneltme: Fertler, eğitimleri süresince, ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli programlara veya okullara yöneltilerek yetiştirilirler. Milli eğitim sistemi, her bakımdan, bu yöneltmeyi gerçekleştirecek biçimde düzenlenir. Bu amaçla, ortaöğretim kurumlarına, eğitim programlarının hedeflerine uygun düşecek şekilde hazırlık sınıfları konulabilir. Yöneltmede ve başarının ölçülmesinde rehberlik hizmetlerinden ve objektif ölçme ve değerlendirme metotlarından yararlanılır. Eğitim hakkı: Eğitim kurumlarından sonraki eğitim kurumlarından vatandaşlar ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde yararlanırlar.
Fırsat ve imkan eşitliği: Eğitimde kadın, erkek herkese fırsat ve imkan eşitliği sağlanır. Maddi imkanlardan yoksun başarılı öğrencilerin en yüksek eğitim kademelerine kadar öğrenim görmelerini sağlamak amacıyle parasız yatılılık, burs,kredi ve başka yollarla gerekli yardımlar yapılır. Özel eğitime ve korunmaya muhtaç çocukları yetiştirmek için özel tedbirler alınır.
Süreklilik: Fertlerin genel ve mesleki eğitimlerinin hayat boyunca devam etmesi esastır. Gençlerin eğitimi yanında, hayata ve iş alanlarına olumlu bir şekilde uymalarına yardımcı olmak üzere, yetişkinlerin sürekli eğitimini sağlamak için gerekli tedbirleri almak da bir eğitim görevidir.
Atatürk İnkılap ve İlkeleri ve Atatürk Milliyetçiliği: Eğitim sistemimizin her derece ve türü ile ilgili ders programlarının hazırlanıp uygulanmasında ve her türlü eğitim faaliyetlerinde Atatürk inkılap ve ilkeleri ve Anayasada ifadesini bulmuş olan Atatürk milliyetçiliği temel olarak alınır. Milli ahlak ve milli kültürün bozulup yozlaşmadan kendimize has şekli ile evrensel kültür içinde korunup geliştirilmesine ve öğretilmesine önem verilir. Milli birlik ve bütünlüğün temel unsurlarından biri olarak Türk dilinin, eğitimin her kademesinde, özellikleri bozulmadan ve aşırılığa kaçılmadan öğretilmesine önem verilir; çağdaş eğitim ve bilim dili halinde zenginleşmesine çalışılır ve bu maksatla Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile işbirliği yapılarak Mili Eğitim Bakanlığınca gereken tedbirler alınır.
Demokrasi eğitimi: Güçlü ve istikrarlı, hür ve demokratik bir toplum düzeninin gerçekleşmesi ve devamı için yurttaşların sahip olmaları gereken demokrasi bilincinin, yurt yönetimine ait bilgi, anlayış ve davranışlarla sorumluluk duygusunun ve manevi değerlere saygının,her türlü eğitim çalışmalarında öğrencilere kazandırılıp geliştirilmesine çalışılır; ancak, eğitim kurumlarında Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine aykırı siyasi ve ideolojik telkinler yapılmasına ve bu nitelikteki günlük siyasi olay ve tartışmalara karışılmasına hiçbir şekilde meydan verilmez.
Laiklik: Türk milli eğitiminde laiklik esastır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilköğretim okulları ile lise ve dengi okullarda okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.
Bilimsellik: Her derece ve türdeki ders programları ve eğitim metotlarıyle ders araç ve gereçleri, bilimsel ve teknolojik esaslara ve yeniliklere, çevre ve ülke ihtiyaçlarına göre sürekli olarak geliştirilir. Eğitimde verimliliğin artırılması ve sürekli olarak gelişme ve yenileşmenin sağlanması bilimsel araştırma ve değerlendirmelere dayalı olarak yapılır. Bilgi ve teknoloji üretmek ve kültürümüzü geliştirmekle görevli eğitim kurumları gereğince donatılıp güçlendirilir; bu yöndeki çalışmalar maddi ve manevi bakımından teşvik edilir ve desteklenir.
Planlılık: Milli eğitimin gelişmesi iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınma hedeflerine uygun olarak eğitim - insangücü - istihdam ilişkileri dikkate alınmak suretiyle, sanayileşme ve tarımda modernleşmede gerekli teknolojik gelişmeyi sağlayacak mesleki ve teknik eğitime ağırlık verecek biçimde planlanır ve gerçekleştirilir. Mesleklerin kademeleri ve her kademenin unvan, yetki ve sorumlulukları kanunla tespit edilir ve her derece ve türdeki örgün ve yaygın mesleki eğitim kurumlarının kuruluş ve programları bu kademelere uygun olarak düzenlenir. Eğitim kurumlarının yer, personel, bina, tesis ve ekleri, donatım, araç, gereç ve kapasiteleri ile ilgili standartlar önceden tespit edilir ve kurumların bu standartlara göre optimal büyüklükte kurulması ve verimli olarak işletilmesi sağlanır.
Karma eğitim: Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır.Ancak eğitimin türüne, imkan ve zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir.
Okul ile ailenin işbirliği: Eğitim kurumlarının amaçlarının gerçekleştirilmesine katkıda bulunmak için okul ile aile arasında işbirliği sağlanır. Bu maksatla okullarda okul - aile birlikleri kurulur. Okul - aile birliklerinin kuruluş ve işleyişleri Milli Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Her yerde eğitim: Milli eğitimin amaçları yalnız resmi ve özel eğitim kurumlarında değil, aynı zamanda evde, çevrede, işyerlerinde, her yerde ve her fırsatta gerçekleştirilmeye çalışılır. Resmi, özel ve gönüllü her kuruluşun eğitimle ilgili faaliyetleri, Milli Eğitim amaçlarına uygunluğu bakımından Milli Eğitim Bakanlığının denetimine tabiidir.
Türk milli eğitiminin genel amaçlarına ulaşmak, öğrencilerin bilişsel, duygusal, psikomotor ve sosyal gelişimlerine rehberlik etmek, öğrencilerin işbirliği, birlik ve bütünlük, dayanışma, hoşgörü, kültürel mirası yaşatma duygularını geliştirip, pekiştirmek ve onların aktif, yeterli, güçlü kişilikler olmalarını sağlamak eğitimin temel görevlerinden birkaçıdır. Türk Milli Eğitiminin genel amaçlarına ulaşmada ve eğitim kurumları; öğrencilerin bilişsel, duygusal, psikomotor ve sosyal gelişimlerine rehberlik etmek. öğrencilerin işbirliği, birlik ve bütünlük, dayanışma, hoşgörü, kültürel mirası yaşatmaya duyarlılık duygularını geliştirip, pekiştirmek, öğrencilerin, aktif, yeterli, güçlü kişilikler geliştirmelerine katkıda bulunmak durumundadırlar. Eğitim kurumları ve eğitimciler öğrencilerin milli değerleri tanıma, yaşama ve yaşatmalarını sağlamalıdırlar ki geleceği inşa edebilelim.
Sonuç olarak Türkiye'de eğitim görenler ve eğitim kurumlarının niteliğinin belirlenmesinde, değerlendirilmesi ve yorumlanmasında öncelikle dikkate alınması gereken kriterlerler; 1973 yılında belirlenen ve yaklaşık yarım asırdır varlığını sürdüren son derece vizyoner ifadeler içeren 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda belirtilen Türk Milli Eğitiminin genel amaç ve temel ileridir ve onlar olmalıdır. Genel amaç ve temel ilkeler, küresel kuruluşlar, şirketler ve sermayeler karşısında devlet ve millet olarak varlığımızın teminatı ve güvencesi konumundadır.
Kaynaklar
Adam, E.E (1997), An International Study of Quality Improvement Approach an Firm Performance., International Journal of Operations and Production Management,v.17,n,9.
Aktan C. C. ve Gencel, U. (2007). Yüksek öğretimde akreditasyon. C. Can Aktan (Ed.). Değişim çağında yüksek öğretim içinde. İzmir: Yaşar Üniversitesi Yayınları.
Aydın, M. (1991), Eğitimde Denetimsel Davranış. Ankara.
Bakioğlu, A. Baltacı, R. (2010), Akreditasyon, Eğitimde Kalite, Ankara, Nobel Dağıtım.
Brittingham, B. (1999), Türkiye'de Öğretmen Eğitiminde Standartlar ve Akreditasyon, YÖK/Dünya Bankası Milli Eğitimi Geliştirme Projesi, Ankara.
Cafoglu, Zuhal (1996), Egitimde Toplam Kalite Yönetim, İstanbul: Avni Akyol Ümit Kültür ve Egitim Vakfı Yay.,.s. 12
Cavanaugh, C. (2002). Distance education quality: Success factors for resources, practice and results. Jacksonville, FL: Ideal Group.
Ensari, H.( 2003), 21. Yüzyıl Okulları İçin Toplam Kalite Yönetimi, Sistem Yayıncılık, Ankara,
EQF (European Qualifications Framework for lifelong learning), http://eur-lex.europa.eu/LexUriServ/LexUriServ.do?uri=OJ:C:2008:111:0001:0007:EN:PDF
European Qualifications Framework, http://europa.eu/legislation_summaries/education_training_youth/vocational_training/c11104_en.htm
Eurydice (2001), Information and Communication Technology in European Education Systems (ICT@Europe.edu).Brussels: Eurydice.
Eurydice (2007), School Autonomy in Europe policies and Measures, Printed in Belgium.
Eurydice (2012), Avrupa'da Eğitime İlişkin Önemli Veriler, Eğitim, Görsel-İşitsel ve Kültür İdari Ajansı,20.11.2013 tarihinde internet (http://www.eurydice.org) adresinden alındı.
Eurydice (2013), Avrupa'da Öğretmenler ve Okul Liderlerine İlişkin Temel Veriler, 31.01.2014 tarihinde internet (http://eacea.ec.europa.eu/education/eurydice/documents/key_data_series/151TR.pdf) adresinden alındı.
Eurydice, (2004), Key Data on Information and Communication Technology in Schools in Europe. 2004 Edition.Brussels: Eurydice.
Explaining the European Qualifications Framework for Lifelong Learning: http://ec.europa.eu/education/lifelong-learning-policy/doc/eqf/ brochexp_en.pdf
Gencel, U. (2001). Yükseköğretim Hizmetlerinde Toplam Kalite Yönetimi ve Akreditasyon. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 3 (3), 164-218.
ISTE (2002). NETS for administrators. http://www.iste.org/NETS/foradministrators/2002 Standards adresinden 22.04.2011 tarihinde alındı.
ISTE (2009). NETS for administrators. http://www.iste.org/standards/nets-for-administrators.stand aspx adresinden 22.04.2011 tarihinde alındı.
Juran, J. M. F. M., Gryne and R. S. Bingham, (1981), Quality Control Handbook, 3rd edition, Mc Graw Hill Book Company, New York, January,
Karslı, M. D., Yıldız, K., Akgün, N., Cerit, Y., (2001). Yeni Yönetim Teorilerinin Bazı Kavramları Açısından Eğitim Fakültelerinin Akreditasyonu Uygulamasının Analitik Olarak Değerlendirilmesi. Eğitim Yönetimi Dergisi. 7 (27), 347–358.
Karslı, M. Durdu (1997), " Teknik Eğitimin Yönetimi ve Kalite", Eğitim Yönetimi Dergisi, Pegem Yay., Ankara,209.
Karslı, M.Durdu, Yıldız, Kaya, Akgün, Nuri, Cerit, Yusuf, (2001), Yüksek Öğretimde Akreditasyon, Eğitim Yönetimi, Ankara
Karslı, Mehmet, Durdu, (1998), Yönetsel Etkililik, Abant İzzet Baysal Yayınları, No6, Bolu,
Kavrakoğlu, İ. (1998), Kalite, Kalite Güvencesi ve ISO 9000, 3. B., Kalder Yayınları Rekabetçi Yönetim Dizisi No: 1, İstanbul,
MEB (Millî Eğitim Bakanlığı), "1973 tarihli ve 1789 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu" (11/02/2019 tarihinde http://ookgm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2013_09/19034903_zelretmkurumlaristandartlarynerges.pdf - adresinden alındı).
OPES, (Ohio Principal Evaluation System), (02/09/2013 tarihinde http://education.ohio.gov/Administrators adresinden alındı).
Palmer,,J. Margaret (1993), "Performans Değerlendirmeleri" Rota Yayınları, İstanbul.
Principal/Assistant Principal Evaluations Overview (10/09/2013 tarihinde http://education.ohio.gov/Topics/Teaching/Educator-Evaluation-System/Ohio-Principal-Evaluation-System-OPES/Principal-FAQs- adresinden alındı).
Şimşek, M. (2001), Toplam kalite yönetimi. İstanbul: Alfa Yayınları.
Uysal, H. (1998), Toplam Kalite Yönetiminin İlköğretime Uygulanabilirliği, G. Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara,

Doç. Dr. Süleyman GÖKSOY
Eğitim Bilimleri Bölümü, suleymangoksoy@duzce.edu.tr

WhatsApp Destek Hattı
(552) 877 0 877